Devasa büyüklüğü ve muhteşem konforu ile bilinen ünlü bir gemi okyanusları, en güzel koyları ve en güzel adaları gezmek üzere yola çıkan yüzlerce misafiri ile iskeleden ayrılmış. Geminin misafirleri içerisinde ünlü iş adamları, doktorlar, mühendisler, öğretmenler, iş adamları ve daha pek çok sektörden insan bulunmaktaymış.
Yolculuk müzikler ve danslar eşliğinde başlamış. Herkes çok mutlu ve keyifliymiş. İlk günün ardından gece herkes kamaralarına dinlenmeye çekilmiş. Bu sırada dışarıda beklenmedik bir fırtına çıkmış. Kaptan ne yapacağını bilemez bir halde gemiyi kontrol etmeye çalışıyor, tüm mürettebat misafirleri sakinleştirmeye çalışarak ellerinden gelen işi yapmaya devam ediyormuş.
Bütün gece koca gemi okyanusun ortasında adeta bir beşik gibi sallanmış durmuş. Fırtına hızını hiç kesmemiş. Saatler sonra fırtınaya artık dayanamayan gemi parçalara ayrılarak batmış. İçerisinde bulunanlar okyanusa savrulmuşlar.
Geminin misafirlerinden olan Alex uzun süre dalgalar ile boğuşmak zorunda kalmış. Yüzmüş, yüzmüş yüzmüş… Sonra sabahın ilk ışıkları ile birlikte kendini bir kara parçası üzerinde yatarken bulmuş. Yüzmekten, korkudan ve uykusuzluktan bitkin halde olduğu için kalkıp etrafına bakamamış bile. Bir müddet sonra kıyaya vurduğu adanın tek sakini olan Vera onu fark etmiş. Vera da tıpkı kendisi gibi yıllar önce bir gemi kazası sonucu bu adaya gelmiş ve bir daha bu adadan kurtulamamış bir kadınmış.
Vera onu korunaklı bir yere götürerek kendisine gelmesini sağlamış. Alex kendine gelir gelmez karşısında duran bu muhteşem güzellikte kadına aşık olmuş. Gördükleri karşısında olan bitene anlam vermekte zorlanıyormuş. Vera ve Alex uzun müddet birbirlerine bakakalmışlar. Vera yıllardır değil hiçbir erkek hiçbir insan bile görmemiş olmanın şaşkınlığı içerisindeymiş.
Bir süre sonra Alex bu adadan kurtulamayacakları konusunda Vera’nın tecrübelerine güvenmeye başlamış. Bu ikili arasında güçlü bir bağ oluşmaya başlamış. İkisi de birbirlerini çok sevmeye başlamışlar. Bu ada ikisi için de sonsuz bir cennet haline gelmiş. İkisi burada dünyadaki diğer tüm insanlardan uzak hayatlarının sonuna kadar mutlu bir birliktelik yaşamışlar. Günlerden bir gün hiç beklemedikleri bir zamanda bir gemi adaya yanaşmış. Bu gemiye binip gitmek yerine kendi kurdukları bu cennette yaşamayı tercih eden ikili gemidekilere görünmemiş.