Uzak bir zamanda uzak bir diyarda yemyeşil bir vadide iki aşık birbirine kavuşmayı bekliyormuş. Mahsun vadideki küçük kulübesinde soğuk gecelerde sessiz bir şekilde aşkıyla yanıp tutuşuyormuş. O yıllar önce gönlünü Leyla’ya kaptırmış ve yıllardır onu bekliyormuş. Leyla karşı köyde yaşayan bir çobanın kızıymış. Onunla her anını paylaşmak istiyormuş. Sevgileri, kederleri beraber yaşayıp ömür boyu mutlu bir hayat geçirmek istiyormuş.
Mahsun bir gün tüm cesaretini toplayarak Leyla’nın köyüne doğru yola çıkmış. Gün batımıyla birlikte köye ulaşan Mahsun’un tek bir amacı varmış. Leyla’yı bulmak ve onu babasından isteyerek küçük güzel dünyasına katmak. İki sevgilinin hasretle beklediği an gelmiş çatmış. Karşısında Mahsun’u gören Leyla hasretle ona sarılmış. İki sevgilinin gözlerindeki ışıltı görenlere: ‘’İşte gerçek aşk budur!’’ dedirten cinstenmiş.
Birlikte vadideki yıldızların altında yürüyüşler yapan iki sevgili her adımda geçmişin vermiş olduğu özlemi yenmişler. Geleceğe umutla bakan iki çift göz varmış artık sadece. Bu arada Leyla’nın babası kızının Mahsun ile olan ilişkisini öğrenmiş ve bu durumu hayretler içerisinde karşılamış. Benim gibi bir çobanın kızını kim ister, kim sever diye düşünmüş.
Mahsun’u tanımak ve kızını ona vererek mutluluklarına şahitlik etmek isteyen çoban onların yanına gelmiş. Mahsun biraz mahcup biraz gururlu ama sevgisinin vermiş olduğu güçle birlikte bir çırpıda isteyivermiş Leylasını babasından.
Mahsun’u tanıdıkça onu daha çok seven kızına iyi bir eş olacağını düşünen çoban, kızını vermiş bu delikanlıya. Mahsun, Leyla’sını da yanına alarak dönmüş küçük kulübesine. Dönmüş dönmesine ama bir de ne görsünler Mahsun’un yokluğunda kulübe yerle bir olmuş. Gece çıkan fırtına kulübenin yaşanamaz bir hal almasına neden olmuş.
Sevginin ve aşkın gücüyle iki aşık sırt sırta vermişler. Yeni hayatlarında yaşayacakları evi kendi elleriyle yeniden inşa etmişler. Yeni evleri eskisinden çok daha güzel bir ev olmuş. Yeni evlerinde mutlu ve huzurlu bir yaşam için birbirlerine ömür boyu sadakat sözü vermişler.
Yıllar geçmiş ama Leyla ile Mahsun’un aşkları bir an olsun hiç azalmamış. Ailelerine katılan bir kız ve bir erkek çocukla huzurlu bir yaşam sürmüşler.
